Dolar 38,5687
Euro 43,6369
Altın 4.017,28
BİST 9.167,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 21°C
Açık
İstanbul
21°C
Açık
Paz 25°C
Pts 26°C
Sal 26°C
Çar 25°C

Yenidoğan Çetesi Davasında Savcıyı Tehdit Eden Sanık İlk Savunmasını Yaptı

Yenidoğan Çetesi Davasında Savcıyı Tehdit Eden Sanık İlk Savunmasını Yaptı
REKLAM ALANI
4 Mayıs 2025 01:58
1

Savcıyı tehdit eden Mustafa Kemal Zengin: "Cinnet anında neler yapabileceğimi belirttim"

Yenidoğan Çetesi davasının dördüncü duruşmasında, cumhuriyet savcısı Yavuz Engin'i makamında tehdit ettiği iddiasıyla tutuklanan sanık Mustafa Kemal Zengin, ilk kez savunma yaptı. Zengin, "Ortada bir tehdit yok. Cinnet noktasına geldiğimde neler yapabileceğimi ifade ettim." şeklinde konuştu.

ARA REKLAM ALANI

22.04.2025 – 12:41

Ajans Hab

Yenidoğan çetesi ile ilgili dava

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, adliyenin konferans salonunda gerçekleşen duruşma, bugün saat 11.00 civarında başladı.

Duruşmaya, doktor Fırat Sarı'nın da yer aldığı 30 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar, mağdurlar ve avukatlar katılım sağladı.

Savcıya tehdit savuran zengin, kendini savundu.

Dava sırasında, Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin’i makamında tehdit ettiği iddiasıyla tutuklanan sanık Mustafa Kemal Zengin, ilk kez savunma yaptı. Zengin, kendisinin dosyadaki diğer sanıklarla tanışmadığını ve bu duruma nasıl dahil olduğunu anlamadığını dile getirdi. Ayrıca, sadece bir sanığı tanıdığını belirtti.

Zengin, Savcı Yavuz Engin’in makamına gitme nedenini şu şekilde açıkladı: “Arkadaşım Yavuz Çelik, üvey kızı Tuğçe Toptemel’in tutuklandığını sordu ve tanıdık bir avukat olup olmadığını merak etti. Ben de durumu Aylin Hanım’a ilettim. Aylin, dosyaya baktıktan sonra ‘Soruşturma savcısı benim arkadaşım. Bu yüzden dosyayı almam etik olmayacak’ dedi. Kendi araştırmalarım sonucunda korkutucu bilgilere ulaştım.”

Savcıyı tehdit etmediğini savunan Zengin, “Aylin bana ‘Savcı beyin yanına gidelim’ dedi. Çikolatamızı alıp oraya gittik. Çayımızı içip sohbet ettik. Ben Tuğçe’nin serbest bırakılmasını istemedim. ‘Bu kadar bebek ölürken hastaneleri neden kapatmıyorsunuz? Hastane yöneticilerini ve doktorları neden tutuklamıyorsunuz?’ diye sordum. Odayı terk ettiğimizde Aylin’e, ‘Bu adam senin arkadaşın değil, bizi kayda aldı’ dedim. Görüntülerin tamamı izlendiğinde gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyorum.” şeklinde konuştu.

Zengin, “Herkes bana ‘Neden gittin?’ diye soruyor. Ben vicdanımın sesini dinleyerek gittim. Ölen çocukların benim çocuğum olması gerekmiyor. Ortada bir tehdit yok. Ben, insanlar cinnet noktasına geldiğinde neler yapabileceklerini ifade ettim” dedi.

Kendisi hakkında açılan davanın Türkiye’nin en büyük utanç davalarından biri olduğunu vurgulayan Zengin, “Burada bir iki gariban hemşireye ceza verip Türkiye’deki sağlık sorununu çözmeye çalışıyorsak, vay halimize. Bebekler ölürken sen 18 ay nasıl seyredebilirsin? Hastanelerin kapanması beni mutlu etti ama bu isim değiştirerek yeniden açılacak. Ben maddi kayıp yaşayabilirim ama bir insanın itibarını kaybetmesi bu kadar kolay mı? Benim bu olayla uzaktan yakından alakam yok. Videonun tamamını izleyin. Bu suçlamadan aklanacağıma inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti, 23 Nisan'ın resmi tatil olmasından ötürü duruşmanın 24 Nisan Perşembe günü devam etmesine karar verdi.

Hemşire Nigar Kubilay, tutuklu sanıklardan biri olarak duruşmada savunma yaptı. Başhemşire olarak görev yaptığı dönemde Fırat Sarı ile birlikte çalıştığını, ancak aralarında sorunlar yaşandığını belirtti. Kubilay, "Fırat Sarı ile iyi geçinemedik ve beni yönetime şikayet etti. Yönetim, bana 'Fırat Bey ile aynı ortamda bulunma' talimatı verdi. Bir süre sonra da işimden çıkarıldım. Yönetimle görüşüp, 'Ya ben ya da Nigar' demiş," şeklinde konuştu.

"Bana her şey yolunda dediler."

İşten ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı yeni hastanenin yenidoğan bölümünde Fırat Sarı'nın da görev aldığını belirten Nigar Kubilay, “Yönetimle bir görüşme yaptım ve daha önce yaşadığımız olayları aktardım. Ancak ‘Sorun yok’ yanıtını aldım.” şeklinde ifade etti.

Kubilay, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Ben epikriz oluşturmadım, bu hemşirenin sorumluluğunda değil. Hasta vefat ettiğinde epikrizin yazılması gerekiyor, ancak sistemde bunun kaydedilmediği anlaşıldı. Ben de bunun yazılması gerektiğini hatırlattım."

Fırat Sarı'nın geçmişteki mesajları gündeme geldi.

Fırat Sarı'nın mesajlaşmalarında Nigar Kubilay ile ilgili "İşine geleni yapıyor. Neden ona değer veriyorsun? Kanlı Nigar" ifadelerini kullandığı iddia edildi. Bu duruma yanıt veren Nigar Kubilay, "Aramızda bir gerginlik vardı, bu tür yorumlar beklenebilirdi. Ancak ben epikriz yazmadım." şeklinde konuştu.

"BANA HASTA BULUN" İFADESİ GÜNDEME GELDİ

Mahkeme başkanının, "Konuşma kayıtlarında 'Bana hasta bulun' dediğiniz belirtiliyor. Bu konudaki savunmanız nedir?" sorusuna Kubilay şöyle cevap verdi:

Hastane yönetimi, hasta bulmamız gerektiğini talep etti, bu yüzden ben de bu konuyu gündeme getirdim.

Sanık Nigar Kubilay savunmasına devam ederken, mesul müdür ile başhekimin farklı kişiler olduğunu ve görevlerinin de ayrı olduğunu ifade etti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Bu bilgiyi sizden duyduğuma ilk defa şahit oluyorum. Kaç duruşmadır ki böyle bir bilgiyi kimse paylaşmadı." dedi.

Yenidoğan Çetesi Hangi Suçlarla Yargılanıyor?

Bebekleri yoğun bakım ünitelerine sevk etmek için 112 acil servis zincirini ihlal etmek, Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan daha fazla ödeme almak amacıyla yatış sürelerini uzatmak, ihmal nedeniyle ölümlere sebep olmak ve hastanelerde kullanılması gereken ilaçları satmak gibi ciddi iddialarla 47 sanığın yargılandığı Yenidoğan Çetesi davasında korkunç suçlamalar ortaya atıldı.

Dava, geçtiğimiz yıl 18 Kasım tarihinde başlamıştı. Takip eden haftalarda, tüm sanıklar ve avukatları savunmalarını bitirdi.

Sanıkların çoğu, bebek ölümleriyle ilgili suçlamaları kabul etmedi. Ara sıra suçu birbirlerine yüklemeye çalıştıkları gözlemlendi. Duruşmalar sırasında, ses kayıtları ve sanıkların ifadeleri önemli bir rol oynadı. Ayrıca, yoğun bakımda nöbetçi doktor bulunmadığı, işlerin hemşireler tarafından yürütüldüğü ve sahte epikriz raporlarının hazırlandığı belirlendi.

"Fırat Hoca, 'Size prim vereceğim' ifadesinde bulundu."

Duruşmada tutuklu sanıklardan biri olan idari amir Remzi Karaca da söz aldı. Karaca, kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.

Görevini 112 Acil Servis aracılığıyla gelen hastaların bilgilerini doktorlara aktarmak olarak tanımlayan Karaca, "Doktorun hastayı kabul edip etmeme kararından sonra bu durumu 112 servisine bildirmek gerekiyor. Bazen bazı hastalar, hastaneye kendi ambulansımızla gelmek istiyor. Bu durumda hastalardan ücret talep ediyoruz; ancak 112 aracılığıyla geleceklerse, herhangi bir ücret alınmıyor. Eğer bizim ambulans hizmetimizi kullanmak isterlerse, 112'yi arayarak durumu bildiriyoruz." şeklinde ifade etti.

Sanık, savunmasının ilerleyen bölümlerinde, "Fırat hoca bize, 'Size prim vereceğim' şeklinde ifade etti. Bu sebeple Mert aracılığıyla bize düzenli olarak küçük miktarlarda motivasyon parası gönderiyordu." şeklinde konuştu.

Ailesine veda etti.

Duruşmaya 13.15'te ara verildi. 45 dakikalık molanın ardından duruşma saat 14.30 civarında tekrar başladı.

Suç örgütünün lideri olduğu öne sürülen Fırat Sarı'nın duruşma sırasında zaman zaman arkasını dönerek izleyici bölümündeki ailesine gülümseyip el sallaması dikkatleri çekti.

"Yeni doğan bebeklere herhangi bir müdahale etmedim."

Duruşmada tutuklu sanık doktor Zeki Ötünç'ün savunmasıyla devam edildi. Ötünç, savunmasında şu ifadeleri kullandı:

2019 yılında beyin kanaması geçirdim ve bu olay sonrasında 10 gün yoğun bakımda kaldım. Bu süreç beni uzun bir süre işsiz bıraktı. İki yılın ardından, daha önce birlikte çalıştığım Cansel hemşire bana yeni bir iş teklifi sundu. Bu işte sadece gündüz vardiyasında çalışacaktım. 2022 yılının sonunda Bağcılar'da işe başladım. Ancak o hastane satılınca Beylikdüzü Medilife Hastanesi'ne geçiş yaptım. 2024'ün başlarında ise işten ayrıldım çünkü bazı şeylerin yolunda gitmediğini hissetmeye başladım.

Ben Sosyal Güvenlik Kurumu'nu dolandırmadım. Yenidoğan bebeklere karşı herhangi bir olumsuz davranışım olmadı. Hastaneden maaşımın bir kısmını elden aldım. Ödemenin bir kısmı hastaneden, diğer kısmı ise anlaşmalı oldukları sağlık şirketinden yapıldı. O sağlık şirketi de Fırat Sarı'ya aitti. Bize sürekli 'Bebek katili' deniyor ama bir insanın bu şekilde bebeklerin ölümünden nasıl para kazanabileceğini anlamıyorum. Medyanın etkisiyle zor bir süreçten geçiyorum.

"Genelde benim suçlu olduğumu kanıtlamanız gerekirken, burada ben suçsuzluğumu kanıtlamaya çalışıyorum."

Haber uygulamamızı indirin, en son gelişmeleri takip edin.

TÜRKİYE HABERLERİ

Irak'ın kuzeyinde bir asker yaşamını yitirdi.

Son dakika deprem haberi var mı? Şu an için deprem nerede meydana geldi? İstanbul, Ankara, İzmir ve diğer illerde AFAD'ın verilerine göre en son depremler 04 Mayıs 2025 tarihinde kaydedildi.

Havuzda bilinçsiz halde bulunan 6 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti.

İstanbul'da Gazze'ye yönelik destek gösterisi düzenlendi.

Kocasinan Belediye Meclisi üyesi Özkan yaşamını yitirdi.

Sırrı Süreyya Önder'in vefat ettiği bildirildi.

Sayfa açılıyor…

Haberler

Yerel Gelişmeler

Finans

Hava Tahmini

En Popüler Aramalar

Kurumsal Bilgiler

DYG Yayıncıları

DYG Radyoları

DYG Dijital

Web sitemizde, kullanıcı deneyimini geliştirmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Bunun yanı sıra, analitik çerezler de mevcut. Eğer çerezleri reddetmek isterseniz, daha fazla bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.